1. Yüzyıl'da, padişahın özel bir göreviyle Amerika'ya yollanan Osmanlı yetkilileri Aziz Bey ve Lemi Bey'in başından geçenler, gerçek bir macera romanını aratmıyor. Bir tren yolculuğu sırasında, yanlarında bulunan paha biçilmez bir elması, treni basan haydutlara kaptırırlar. Bu büyük kaybın ardından, hem değerli taşı geri almak hem de kaybettikleri parayı yeniden kazanmak için çareler ararlar.
öncesi yükleniyor...
01:26:39,440
Ama elması satacakmış, öyle demiş. Yani, bu bir tehlike olabilir tabii.
01:26:43,720
-Lemi? -Hah?
01:26:45,280
Kilisede birş eyler geveledi ama...
01:26:47,280
...gramafonu ters bağlayıp kaydetmeye çalıştım. Kayıt çok kötü. Bakın ;
01:26:55,640
''Çaldığı sütle dağda, surda güttüğü iki tane keçi eşşoleşşeğin...''
01:27:00,080
-l-ıh... -Değil...
01:27:01,920
''Onların canına ot tıkamak benim boynumun borcu olsun...''
01:27:05,520
Yook...
01:27:07,200
''Elması da sattım mıydı, daha da burada benim tozumu...
01:27:10,560
bulamaz itoğluitler...''
01:27:12,600
-Aaaa... -Evet!
01:27:13,760
İşte!
01:27:14,760
Gizlice fotoğrafını da çektim ama on gün sonra veriyor fotoğrafçı.
01:27:17,920
Gizlice mi?
devamı yükleniyor...