1. Yüzyıl'da, padişahın özel bir göreviyle Amerika'ya yollanan Osmanlı yetkilileri Aziz Bey ve Lemi Bey'in başından geçenler, gerçek bir macera romanını aratmıyor. Bir tren yolculuğu sırasında, yanlarında bulunan paha biçilmez bir elması, treni basan haydutlara kaptırırlar. Bu büyük kaybın ardından, hem değerli taşı geri almak hem de kaybettikleri parayı yeniden kazanmak için çareler ararlar.
öncesi yükleniyor...
01:33:50,400
Ölçü lazımsa vereyim. Al. Yırmibeş santim. Yürü!
01:33:54,440
Suzan, sana annemin muskasını vereceğim.
01:33:56,840
Her türlü musibetten, badireden korur.
01:34:01,080
Vermiyorum, tamam. Seni seviyorum Suzan.
01:34:05,440
-Ben de seni seviyorum Aziz. -Haydi ulan keloğlan!
01:34:09,040
Kaybol oradan, götünden zımbalayacağım şimdi.
01:34:13,440
-Kaybolun ulan sizde. -Hayırlı işler.
01:34:19,120
Düellodan sonra kasabadan siktir olup gideceksiniz.
01:34:38,560
Orada... Çatıda...
01:34:41,600
Ahh...
01:34:53,200
Senden de bu beklenirdi zaten.
01:34:55,560
Eşşekoğlueşşek...
01:34:59,360
-Suzan... -Aziz...
01:35:03,280
-Aziz Abi, al aynanı. -Aferin lan Johnnie...
devamı yükleniyor...