1. Yüzyıl'da, padişahın özel bir göreviyle Amerika'ya yollanan Osmanlı yetkilileri Aziz Bey ve Lemi Bey'in başından geçenler, gerçek bir macera romanını aratmıyor. Bir tren yolculuğu sırasında, yanlarında bulunan paha biçilmez bir elması, treni basan haydutlara kaptırırlar. Bu büyük kaybın ardından, hem değerli taşı geri almak hem de kaybettikleri parayı yeniden kazanmak için çareler ararlar.
öncesi yükleniyor...
01:29:42,840
-Adımı yazdırmaya geldim. -Bırak şimdi güreşi de geç bakalım.
01:29:47,200
Brokeback'li Buck Berry... Buck Berry senden şikayetçi.
01:29:51,840
Ben kanun adamıyım, aranıza girmek olmaz.
01:29:55,000
Buck Berry seni düelloya davet ediyor.
01:29:57,520
Davetine icabet ederiz, geri çevirmeyiz.
01:30:00,240
Osmanlı'ymışsınız galiba, Aziz Bey ?
01:30:04,720
Evet, İstanbul'luyuz.
01:30:06,240
İstanbul'un hamamlarını çok duydum. Türk hamamı!
01:30:11,400
Evet. Gerçi biz Samatya'lıyız ama Galata'da da arkadaşlarımız var.
01:30:14,880
-Teşrif ederseniz İstanbul'a... -Ay hiç çıkamıyoruz ki!
01:30:17,360
Hep böyle at üstünde... Aslında gidilse bir gün hamamlara, böyle sıcacık, bol köpüklü...
01:30:22,080
Hamama giren terler yalnız...
01:30:25,400
-Anladım ne dediğinizi... -Ben anlayamadım.
01:30:27,960
Ne oluyor lan? Düello dedik. Düelloya ne oldu?
devamı yükleniyor...